Kalbin çalışması üç ana yapının birbiri ile uyumu sayesinde gerçekleşir. Bunlar; kardiyovasküler sistem, koroner arterler ve sinir ağıdır.
İnsan vücudundaki kanı, kardiyovasküler sistem adı verilen arterler ve damarlar yardımıyla tüm vücuda pompalar. Koroner arterler kalbin yüzeyi boyunca yayılan ve kalp kasına oksijen açısından zengin kanı taşıyan damarlardır. Kalbin kasılma ve gevşemesini sinyallerle yöneten bir sinir ağı bulunur. Böylece bir insanın ömrü boyunca kalp kan pompalama işlemini yapar.
Kalp sağlığı oldukça dikkat edilmesi gereken bir konudur. Kalp sağlığının bozulması geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açacağından, her insanın kalbi ile ilgili olabilecek sorunlar hakkında bilgi sahibi olması gerekir.
Ciddi olabilecek bir kalp hastalığının belirtilerini bilmek, erken tanı ve tedavi konusunda oldukça doktorlara fikir vermesi açısından önemlidir. Birçok kalp hastalığı olduğu için ne kadar erken müdahale edilebilirse kalbin sağlığına kavuşması da o kadar olasıdır.
Kalp Hastalıkları Nelerdir?
Kalp hastalığı, kalpte meydana gelen ve kalbi etkileyen herhangi bir bozukluğu kapsayan bir terimdir. Kalp hastalığı başlığı altında koroner arter hastalığı gibi kan damar hastalıkları, kalp ritmi problemleri (aritmiler) ve bu hastalıkların yanında doğuştan gelen kalp kusurları yer alır. Kalp hastalıkları terimi çoğunlukla kardiyovasküler hastalık terimi ile dönüşümlü olarak kullanılır.
Kalp Hastalıklarının Nedenleri Nelerdir?
Kalp hastalıklarını altta yatan nedenlere göre genel olarak sınıflamak mümkündür.
-
Aterosklerotik (kalp damarlarında kireçlenme ve tıkanma ile oluşan) kalp hastalıklarını yüksek tansiyon, kan yağlarının yüksekliği ve şeker hastalığı (diyabet) gibi kronik tüm vücut sistemlerini (metabolik) ilgilendiren hastalıklar hazırlar.
-
Kalp atım (ritm) bozuklukları kalbin çalışmasında önemli rol oynayan sinir ağındaki iletim bozuklukları (atriyal fibrilasyon, kulakçık-karıncık arasındaki sinir blokları) sonucu olarak gelişir.
-
Doğumdan gelen (konjenital) kalp hastalıkları ise yenidoğanlarda sık görülen atar ve toplardamarların yerleşim yerlerindeki bozukluklar, kalp kapak deliği gibi nedenlere bağlı görülür.
-
Zayıf kalp kaslarının yol açtığı dilate kardiyomiyopati gibi kalp kası sorunları da ayrı bir grubu oluşturur.
-
Endokardit gibi kalpte görülen enfeksiyonlar,
-
Mitral kapak darlığı veya yetmezliği gibi kalpte ve kalpten çıkan ve giren ana damarların kapaklarındaki darlık veya yetmezlikler kalp kapak hastalıkları olarak bilinir. (Kalp kapak hastalıkları ile ilgili detaylı bilgiye Kalp Kapak Hastalıkları Nedir? adresinden ulaşabilirsiniz)
Bunlara ek olarak; kalp hastalıklarını tetikleyen birçok etken vardır. Özellikle insanların benimsedikleri yaşam tarzı kalp hastalıklarının gelişiminde önemli rol oynar.
-
Yüksek tansiyon ve kolesterolün kontrol altına alınmaması kalbin zamanla hasarlanmasına, sonuç olarak kalp hastalıklarını ortaya çıkmasına yol açar.
-
Sigara içmek, aşırı kilo ve obezite de kalp damar sağlığını olumsuz etkiler.
-
Paketlenmiş gıdalar tüketmek, ilerleyen yaşlarda fazla hareketsiz kalmak da kalp hastalıklarını tetikler.
-
Hamilelik sırasında kan basıncında ani artışlara neden olan preeklampsi hastalığının da kalp hastalıklarına neden olduğu kanıtlanmıştır.
-
Genetik olarak ise ortaya çıkan kalp hastalıklarında bireysel olarak herhangi bir hata söz konusu değildir. Çünkü bu hastalıklar bazen ana rahminde bile ortaya çıkabilir. Ancak yaşam tarzının düzenli tutulması ve gerekli muayenelerin düzenli olarak yaptırılmasıyla kontrol altında tutulma ihtimali vardır.
Kadınlarda Kalp Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?
Ülkemizde kalp hastalıkları kadınlarda erkeklere kıyasla daha sık görülür. Özellikle kontrol altına alınmayan yüksek tansiyon ve romatizmal hastalıkların kadınlarda daha sık görülmesi zaman içerisinde kalpte de hasara yol açmaktadır. Buna bağlı olarak kadınlarda kalp problemleri daha sık görülmektedir.
Kadınlarda göğüs ağrısının erkekler kadar belirgin olmaması, nefes darlığı veya halsizlik olarak hissedilmesi en belirgin farktır. Ek olarak;
-
Aşırı halsizlik,
-
Mide bulantısı,
-
Boyun, çene veya kola vuran ağrı daha sık görülmektedir.
Kalp Hastalıklarının Belirtileri Nelerdir?
Kalp hastalığının belirtileri hangi kalp hastalığıyla ilgili olduğuna bağlı olarak değişir.
-
Kalp hastalığı doğuştan gelebilir.
-
Kalp ritminin bozukluğu ile ilgili hastalıklar gelişebilir.
-
Koroner arter hastalığı,
-
Dilate (kalp karıncıklarında genişleme) kardiyomiyopati,
-
Kalbin kas tabakasının oksijensiz kalması demek olan miyokard enfarktüsü
-
Kalp yetmezliği adı sık duyulan kalp hastalıkları arasında yer alır.
Kalp hastalıkları kadınlarda ve erkeklerde farklı belirtiler gösterebilir. Ancak genel olarak ortak olan birçok belirti vardır. Çoğunlukla belirtiler süreklilik arz eder ve kendiliğinden bir iyileşme söz konusu değildir. En yaygın belirtiler arasında:
-
Göğüs ağrısı, göğüs sıkışması, göğüs basıncı ve göğüs rahatsızlığı,
-
Kısa aktiviteler sonrasında veya hiçbir sebep yokken ortaya çıkan nefes darlığı,
-
Kalpteki kan damarlarının sertleşmesi veya daralması sonucunda bacaklarda ve kollarda ağrı, uyuşukluk veya halsizlik,
-
Boyunda, çenede, boğazda, üst karın veya sırtta ağrı,
-
Baş dönmesi hatta bayılma,
-
Kalbin yerinden çıkacakmış gibi atması veya tam tersine hissedilemeyecek kadar yavaş atması,
-
Soluk gri veya mavi ten rengi,
-
Bacaklarda, karında veya göz çevresindeki bölgelerde şişkinlik,
-
Ateş, kuru ve kalıcı öksürük,
-
Deri döküntüleri veya ciltte meydana gelen dökülmeler yer alır.
Kalp Hastalığı Tanısı Nasıl Konulur?
Kalp hastalığının teşhisi için uygulanacak testler, doktorun hastada mevcut olduğunu düşündüğü kalp hastalığına göre değişiklik gösterir. Ne tür bir kalp hastalığının mevcut olduğundan bağımsız olarak öncelikle fiziki muayene yapılır ve hastanın tıbbi geçmişi öğrenilir.
Kalp hastalıklarında kan sayımı, görüntüleme yöntemlerine ek olarak girişimsel olmayan (non-invaziv) ve girişimsel (invaziv) tetkikler yapılır. Girişimsel olmayan tetkikler ekokardiyografi (EKO; halk arasında kalp ultrasonu olarak da bilinir), elektrokardiyografi (EKG) ve nükleer tıp tetkikleridir.
Girişimsel tanı tetkikleri;
-
Koroner anjiyografi: Kasıktan girilerek kalbin odaları ve damar yapıları ekrandan izlenir.
-
Holter izleme testi: 24-72 saat boyunca sürekli EKG kaydının tutulmasıdır.
Bazı durumlarda kalbin çalışması egzersiz sırasında yakından izlenir; bu yönteme eforlu EKG denir.
Bahsedilen testler dışında yine bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) de kalp hastalıklarının testpiti amacıyla kullanılabilir.
Kalp Hastalığı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Kalp hastalıklarında uygulanacak tedavi, hastada hangi kalp hastalığının bulunduğuna göre değişiklik gösterir.
-
Hastanın kalp enfeksiyonu olması durumunda bir antibiyotik tedavisi uygulanacaktır.
-
Bunun yanında kalp hastalıkları tedavisinde kullanılan genel tedavilerden biri de ilaçlardır.
-
Genellikle öncelikli tedavi yöntemi yaşam tarzının değiştirilmesidir. İlk olarak hastanın günlük yaşamdaki rutinlerinin değiştirilerek kalp hastalığının tedavisi amaçlanır.
-
Düşük sodyum (tuzun azaltılması) içeren besinler ve az yağlı gıdalar tüketmek öncelikli dikkat edilmesi gereken hususlardır. Yoğun sodyum ve doymuş yağ tüketimi kalp damarlarında tıkanmaya neden olabilir.
-
Kalp sağlığını korumak amacıyla her gün 30 dakikalık egzersizler yapılması önerilmektedir. Düzenli egzersiz kalp damarlarının ve ritminin düzenli olmasını sağlayabilir. (Kalp sağlığı ve egzersiz ile ilgili detaylı bilgiye Kalp Sağlığı İçin Egzersiz Nasıl Yapılmalı? adresinden ulaşabilirsiniz)
-
Sigara kullanan hastaların sigarayı bırakması veya yoğun sigara dumanı altında çalışan hastaların bunu önlemesi,
-
Alkol alımının ise sınırlandırılması hatta sonlandırılması gerekir.
Bu şekilde bir yaşam tarzı kalp sağlığının korunmasına yardımcı olur. Yaşam tarzı değişikliklerinin yeterli olmaması halinde kalp hastalığının türüne göre ilaç tedavisi uygulanır. İlaç tedavisinin de yeterli olmadığı durumlarda cerrahi tedaviler uygulanabilir. Yine cerrahi müdahaleler kalp hastalığının türüne ve kalbin aldığı hasara göre değişir. Tedavilerin başarılı olması halinde hasta sağlıklı bir yaşam sürebilir. Ancak yaşam tarzının daha sağlıklı ve doktorun tavsiye ettiği şekilde düzenli olması gerekir.