Yaşam Tarzı Değişiklikleri İle Kalp Krizi Riskini Azaltabilirsiniz

Yaşam Tarzı Değişiklikleri İle Kalp Krizi Riskini Azaltabilirsiniz

Kalbi besleyen koroner arter damarların tıkanması sonucunda ortaya çıkan kalp krizi tablosu, dünyada bulaşıcı hastalıklara bağlı olmayan ölümlerin bir numaralı sebebi olarak karşımıza çıkıyor.

Kalp krizi, kalbi besleyen koroner arterler adı verilen damarların tıkanması sonucu kalp dokusunda oluşan hasarı tanımlayan bir terim olarak karşımıza çıkıyor. Eğer bir damar tıkanıklığı sonucu herhangi bir dokuya giden kan akımı kesilirse, bir süre sonra o dokuda nekroz denilen ölüm gerçekleşiyor. Bu tıkanıklık kalp dokusunda oluştuğunda da miyokard enfarktüsü olarak tanımlanan kalp krizi gelişiyor.

GÖĞÜSTEKİ YAYGIN VE EZİCİ AĞRIYA DİKKAT

Kalp krizinde en sık görülen şikâyetin göğüs ağrısı olduğunu belirten Doç. Dr. Mutlu Güngör, “Göğüs ağrısı göğüs bölgesinde baskı ve sıkışma şeklinde tarif edilen hastanın daha önce hissetmediği kadar şiddetli, bazen yanma, bazen ezilme diye tarif edilen yaygın bir ağrı ve noktasal olarak lokalize edilemez. Bu ağrı omuzlara, kollara, alt çeneye, sırta yayılabilir. Genellikle üst çeneye ve göbek altına yayılım göstermez. Batıcı veya kesici tarzda keskin bir ağrı değildir, yaygın ve ezici bir ağrıdır. Ağrıya bulantı, kusma, terleme, nefes darlığı eşlik edebilir, bazen hastalarda beyin beslenmesinin bozulmasına bağlı, baş dönmesi, fenalık hissi, bayılma görülebilir” diyerek kalp krizi esnasında karşılaşılabilecek belirtilere dikkat çekiyor. Ayrıca Doç. Dr. Güngör, özellikle yaşlı hastaların veya diyabeti olanların herhangi bir şikâyet yaşamadan, kalp krizi geçirebileceklerini söyleyerek, düzenli kontrollerin önemini de hatırlatıyor.

KALP KRİZİ OLUŞUMUNDAKİ RİSK FAKTÖRLERİ
Kalp krizine neden olan risk faktörleri ve dikkat edilmesi gereken noktalar:

Değiştirilemez risk faktörleri:

  • Yaş: Yaşla beraber kalp krizi riski artıyor, ancak kalp krizinin artık 30’lu yaşlarda da sık görülmeye başladığını unutmamak gerekir.
  • Cinsiyet: Erkekler daha şanssız, ancak postmenapozal dönemde cinsiyet farkı ortadan kalkıyor. Premenopozal dönemde kadınlık hormonu kalp damar hastalığından korurken, postmenapozal dönemde risk eşitleniyor.
  • Genetik yatkınlık: Birinci ve ikinci derece yakınlarında kalp krizi, bypass, stent, geçirilmiş felç gibi damar tıkanıklığı olan hastalarda risk artıyor.

Değiştirilebilir risk faktörleri:

  • Sigara: Kanın akışkanlığını azaltıyor ve pıhtılaşmayı artırarak damar sertliğinin ilerlemesine sebep oluyor. Dolayısıyla sigara içen hastalarda damar sertliği hem daha erken yaşlarda hem de daha yaygın görülüyor.
  • Hipertansiyon: Tansiyon damar içindeki basınç anlamına geliyor, basınç ne kadar yüksekse damar iç yüzeyine olan travma ve harabiyet o kadar fazla oluyor. O yüzden kan basıncı mutlaka normal olmalı. Hipertansiyon tanısını, poliklinikte yaptığımız rutin muayene sırasında tesadüfen koyuyoruz. O yüzden herhangi bir şikâyet olmasa da ayda 1 kez de olsa mutlaka tansiyon ölçümü yapılmalı.
  • Diyabetes mellitus: Kandaki fazla şeker, damar iç yüzeyinde birikerek damar sertliğine sebep olabiliyor. Dengesiz beslenme, obezite, sedanter ve stresli hayat gibi olumsuz durumlardan dolayı şeker hastalığının görülme sıklığı son dönemlerde çok arttı ve maalesef hastalık hep daha erken yaşlarda görülme eğiliminde.
  • Kolesterol yüksekliği: Kolesterol vücutta üretilebilen veya dışardan gıdalarla alınabilen ve vücut için gerekli bir madde. O yüzden de ‘azı karar çoğu zarar’ ifadesi kolesterol için uygun bir tanım.
  • Obezite: Toplumumuzda dengesiz beslenme, sedander ve stresli hayat gibi durumlardan dolayı her geçen gün sıklığı artan bir hastalık. Obeziteyle mücadelenin temeli düzenli egzersiz ve dengeli beslenme. Düzenli yürüyüş yapmak ve az yemek alışkanlık haline getirilmeli.

EGZERSİZ KALP KRİZİNİ ÖNLÜYOR

Egzersizin kalp krizinin değiştirilebilir risk faktörlerinin tamamının tedavisinde etkili olduğunu belirten Doç. Dr. Mutlu Güngör, “Düzenli yapılan egzersiz, hipertansiyon kontrolünde, şeker ve kolesterolün düşürülmesinde ve obezitenin engellenmesinde çok önem bir yer tutuyor. Ayrıca düzenli egzersiz, kalp hastalıklarının dışında akciğer hastalıklarının ve eklem-kas ağrılarının görülmesini azaltırken, oksijenizasyonun sağlanmasından dolayı kanser riskini de aşağı çekiyor. Tempolu yürüyüş, yavaş tempo koşu, yüzme, bisiklet gibi sporları önerirken, kas gücüne dayalı body, güreş gibi yüksek basınç gerektiren sporları önermiyoruz. Bu sporlar kalp kas kitlesinde artış ve tansiyonda yükselme yapabiliyorlar. Kalp hızınızı artıracak ve terlemenizi sağlayacak tempolu yürüyüş, bizim için ideal egzersizdir. Evde temizlik yapmanız ya da iş yerinizde hareketli olmanız ise istenilen metabolizma hızını sağlamak için yeterli değildir” diyerek, egzersiz ve fiziksel aktivitenin birbirine karıştırılmaması gerektiğinin de altını çiziyor.

 

 

Doç. Dr. Mutlu Güngör

Bayındır İçerenköy Hastanesi

 

Bayındır Sağlık Grubu

DİĞER HABERLER
Tiroid Bezi
Sahte Güneş Gözlüklerine Dikkat!
Kutlu Olsun...
Nöropatik Ağrı
Kolon Kanseri Semptomları
Neden D3 Vitamini ?
İyi Bayramlar..
Sağlıklı Yaşamın Formülü
Concorde Sendromu
Yaşa Bağlı İşitme Azlığı
Down Sendromlu Bireyler
Ruh Sağlığınız İçin Denge Şart
Gençleşmek Çok Kolaymış
Çocuklar Neden Yemek Seçer?
Doktor Yerine Aktara Gidenler İçin Hayati Uyarı
Sahte Gıda Takviyelerindeki Tehlike
Kutlu Olsun...
Prostat Kanseri
6 Portakal Mucizesi
Hangi Vitamin ve Neden?
Vajinal Mantar
Kalp Hastalıklları
Romatizma ve Belrtileri
Mide Yanması Nedir?
Hastalıktan Nasıl Korunurum
Sinüzit nedir?
Yüksek Ateşte Kaçınılması Gereken 7 Hata
Kuru Meyvelere Dikkat!
Çocuklarda Gastrit ve Ülser
Kuru Ciltlere Özel Doğal Savaşçılar!

En Çok Okunanlar


Sağlıklı Yaşamın Formülü

Sağlıklı yaşam tarzı ve beslenme konusunda gündemde yer alan birçok trend arasından "sezgisel beslenme", kişinin yemekle olan ilişkisini geliştirmeye odaklanan bir yaklaşım olarak ön plana çıkıyor.

Neden D3 Vitamini ?

Kişilerin genel sağlığını desteklenmesi açısından D3 vitamini faydaları önemlidir. D3 vitamini D vitaminin alt türlerinden biridir.

Nöropatik Ağrı

Johns Hopkins Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ahmet Höke Uyardı: Diyabet Nöropatik Ağrı Riskini Artırıyor

Kutlu Olsun...

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun..