Şeker Hastalığı

Şeker Hastalığı

 

Ecz. Hilal Nesrin Elbir 

 

İnsan vücudundaki her hücrenin enerjiye ihtiyacı vardır.

Bu enerjinin birinci kaynağı "glukoz"dur. 

 

Yediğimiz besinler glukoza dönüşür ve kana geçer. Kan dolaşımı yoluyla 

hücrelere iletilir.

Glukozun hücreye girmesini sağlayan hormona "İNSÜLİN " denir. Bu hormon pankreasta üretilir.
 

 Eğer insülin hormonu pankreasta üretilemiyorsa Tip 1 Diyabet dediğimiz durum ortaya çıkar.

Bir de hücrelerin insüline direnç göstermesiyle ortaya çıkan diyabet türü vardır. Buna da Tip 2 Diyabet diyoruz.

Toplumumuzda şeker hastalarının %90'ı Tip 2 Diyabetlidir.

Genellikle obezite ve hareketsiz yaşam tarzı ile tetiklenen "insülin direnci" , kişiyi 5-10 yıl içinde diyabet hastasına çevirebilir, tip 2 diyabet yanlış ve fazla beslenme hastalığıdır!

 

Diyabet belirtileri nelerdir?

-Çok su içme, çok idrara çıkma, sık acıkma, acıkınca el ve ayakta titreme, ter basması, yaraların geç kapanması, sık enfeksiyon

Bu yakınmalar yavaş yavaş ilerler, bu yüzden hastalık, başladıktan 5 yıl sonra farkedilebilir.

 

 

Diyabet nasıl tespit edilir?

1.Açlık kan şekeri: 8 saat açlıktan sonra kan şekeriniz 100 mg/dl den yüksek çıkıyorsa;

2.Tokluk kan şekeri: Yemeğe başladıktan 2 saat sonrasında veya şeker yükleme testi sonrasında, kan şekeriniz 140mg/ dl üstünde çıkıyorsa  kapsamlı bir muayene sonucunda, tedaviniz başlatılır.

 

*Eğer diyabet belirtileri gösteriyorsanız fakat açlık kan şekeriniz 100 mg/dl altında çıktıysa, tokluk kan şekerinize de bakılmalıdır. Çünkü muhtemelen " gizli şeker" evresinde olabilirsiniz.

 

Unutulmaması gereken şey; Diyabetin, tanısı konulmadan önce tüm damarlara hasar vermeye başlamış olduğudur!

Kandaki şekerin yüksekliği başta kalp, beyin, böbrek ve göz olmak üzere tüm organlara zarar verir! Kalp krizi, felç, böbrek yetmezliği, görme bozukluğu, körlük, sinir hasarı, el, ayak, kol ve bacaklarda uyuşma, halsizlik, özellikle ayakta ciddi yaralar, diyabet hastalığı kontrol altında tutulmadığı sürece, hastanın yaşayacağı komplikasyonlardır.

 

Diyabeti iyileştiren net bir tedavi yoktur ve ömür boyu devam eder, tedavisi kandaki glukoz seviyesini kontrol altında tutmaktır. Kişinin öncelikle fiziksel aktivitesini artırması, karbonhidrat alımını azaltması gerekir. Sonrasında gerekiyorsa ilaç ve insülin tedavisine geçilir.

 

Diyabet riski taşıyan veya diyabet tedavisi gören bir kişinin aklından çıkarmaması gereken önemli noktalar şunlardır:

-Fazla kilolarından kurtulmak ve sağlıklı kilosunu muhafaza etmek

-Düzenli egzersiz, yürüyüş

-Sigarayı ve alkolü bırakmak

-Kan şekeri takibini yapmak

-Tedaviye uymak ve düzenli olarak doktor kontrollerine gitmek.

 

 

 

 

Ecz. Hilal Nesrin Elbir

DİĞER HABERLER
İyi Bayramlar..
Sağlıklı Yaşamın Formülü
Concorde Sendromu
Yaşa Bağlı İşitme Azlığı
Down Sendromlu Bireyler
Ruh Sağlığınız İçin Denge Şart
Gençleşmek Çok Kolaymış
Çocuklar Neden Yemek Seçer?
Doktor Yerine Aktara Gidenler İçin Hayati Uyarı
Sahte Gıda Takviyelerindeki Tehlike
Kutlu Olsun...
Prostat Kanseri
6 Portakal Mucizesi
Hangi Vitamin ve Neden?
Vajinal Mantar
Kalp Hastalıklları
Romatizma ve Belrtileri
Mide Yanması Nedir?
Hastalıktan Nasıl Korunurum
Sinüzit nedir?
Yüksek Ateşte Kaçınılması Gereken 7 Hata
Kuru Meyvelere Dikkat!
Çocuklarda Gastrit ve Ülser
Kuru Ciltlere Özel Doğal Savaşçılar!
Gripten Korunmanın Yolu
Bütün Mesele Direncimiz!
Mutlu Yıllar!
Diyabette Bunama Riski
Mucizevi Besin Dağ Çileği
Ağrılarınızı Bitirmek İçin 5 Yöntem

En Çok Okunanlar


Gençleşmek Çok Kolaymış

Yürümek pek çok kişi için yaşamın her anında bir yerlere yetişme telaşıyla sık sık başvurulan bir yöntem. Bu yol, aslında daha sağlıklı bir hayatın da anahtarı.

Yaşa Bağlı İşitme Azlığı

Yaşın ilerlemesiyle birlikte işitmede ve bilişsel becerilerde değişiklikler ortaya çıkmaya başlıyor. Tıbbi hastalıklar, psikolojik faktörler, görme ve işitme bozuklukları gibi duyusal eksiklikler yaşa bağlı bilişsel gerilemeyi hızlandırabiliyor.