Kronik Hastalara Tavsiyeler
Hastaların, doktorlarının verdiği tedavi planına ve ilaç kullanımına harfiyen uymaları gerektiğini söyledi.
Dr. Ecz. Dyt. Neda TANER
Acil servislere yapılan başvuruların en az %25’i alkol-ilaç etkileşimlerinden kaynaklanmaktadır. Alkol ilaçlarla birlikte alındığında zararlı, hatta ölümcül etkileşimlere neden olabilir.
Akut ve kronik alkol tüketimi ile ilaç metabolize edici enzimler çok fazla ve zıt olarak etkilenmektedir. Kronik alkol tüketimi enzim indüksiyonuna, akut alkol tüketimi ise enzim inhibisyonuna neden olmaktadır. Bu da bazı ilaçların metabolik biyotransformasyonunu artırır. Dolayısıyla atılım yarı-ömürlerini kısaltırken etkilerini azaltır.
Akut alkol tüketimi ilaç metabolizmasını inhibe edebilir. İlacın kan düzeyi ve etkisi artarak yan etkileri ortaya çıkabilir.
Kronik alkol tüketimi ise ilaç metabolize eden enzimleri indükleyebilir ve ilacın metabolizması hızlanacağından etkisinde azalma görülebilir.
Kronik alkol tüketen bireylerde, enzim indüksiyonu sonucu, bazı ilaçların toksik metabolitlere dönüşümü artar. Bu toksik metabolitler, karaciğer veya diğer organlara zarar verebilir.
Alkolün ana yıkım yeri başlıca karaciğerdir. Alkol dehidrogenaz (ADH) ve aldehit dehidrogenaz (ALDH) tarafından katalizlenir.
Etil alkolün ADH tarafından oksidasyonu ile oluşan NADH, organizmada NADH/NAD+ oranının artmasına neden olur.
NADH/NAD + oranının artmasıyla;
1) Artan laktat idrarla ürik asit atılımını azaltır ve hiperürisemi oluşabilir.
2) Glukoneojenez baskılanır ve hipoglisemi gelişebilir.
3) Prolil hidroksilazın aktive olmasıyla kollajen sentezi artar ve karaciğerde bağ dokusu artışı gözlenir.
4) Yağ asidi oksidasyonu azalır; kanda artan yağ asitleri trigliserid yapımında kullanılırlar ve karaciğerde yağlanma gözlenir.
Bazı ilaçlar ADH’ı inhibe ederler ve bu durum alkolün kandaki seviyesinin yüksek kalmasına ve dolayısı ile etkisinin uzun sürmesine neden olur.
Aynı miktarda alkol tüketimine rağmen, kadınlarda ADH enziminin düşük olması nedeniyle kan alkol seviyeleri erkeklere göre daha yüksek düzeylerde ölçülür.
Bazı ilaçlar alkol ile birlikte alındığında disülfiram benzeri yan etkiler oluştururlar. Ayrıca alkol, sedatif-hipnotikler/anksiyolitikler, antiepileptikler, opioidler gibi birçok ilacın santral depresör etki/yan etkilerini artırır. Yaşlılar alkol-ilaç etkileşimlerine daha duyarlıdır.
Kronik alkol tüketimi propofolün bilinç kaybı için gerekli olan konsantrasyonunu artırır. Enflursan ve Halotan tarafından oluşturulabilecek karaciğer hasarı riskini artırır.
Akut alkol tüketiminde denge kaybı, sersemlik gibi hipotansif etki görülür, kronik alkol tüketiminde ise ilacın terapötik etkisi azalır.
Antihistaminik ilaçlar ile alkol birlikte alındığında; alkol antihistaminiklerin sedatif etkisini arttırır. Bu yüzden araba kullanmak gibi dikkat gerektiren aktivitelerden önce birlikte kullanımından kaçınılmalıdır.
Fenitoin, Fenobarbital gibi ilaçlar alkol birlikte alındığında; akut halde ilaçlara bağlı oluşan yan etkileri (uyuklama, baş dönmesi) arttırır. Kronik kullanımda ise ilaçların etkisini azaltarak epilepsi krizlerinden korunmayı azaltır.
Akut alkol tüketimi klorpromazinin sedatif etkisini arttırır, solunum güçlüğüne sebep olabilir. Kronik kullanımda ise karaciğer hasarına sebep olabilir.
Diazepam, alprozolam, flunitrazepam gibi antidepresan ilaçlarla alkol birlikte alındığında; santral sinir sistemi deprese olur, solunum yavaşlar-durur. Kalp yetmezliğine neden olabilir. Koordinasyon bozukluğu gelişebilir.
Bu ilaçlar ile alkol birlikte alındığında; benzodiazepinler (yüksek doz) ve flurazepam (düşük doz) ciddi baş dönmeleri oluşturarak trafik kazalarına sebebiyet verebilir.
Akut alkol kullanımı barbitüratların yararlanımını artırarak sedatif etkilerinin uzamasına sebep olabilir. Kronik alkol kullanımı ise enzim indüksiyonu ile barbitüratların sedatif etkilerini beyindeki etki yerinde artırarak koma ve ölümcül solunum bozukluklarına neden olabilir.
Bu ilaçlar alkolle birlikte alındığında; alkol varfarinin biyoyararlanımını arttırarak kanama riski oluşturur. Kronik alkol tüketimi ise varfarinin etkisini azaltarak pıhtılaşma sorunlarının yol açar. Kronik alkol tüketen bireylerde protrombin zamanı sürekli takip edilmelidir.
Narkotik analjeziklerle alkol birlikte kullanıldığında; alkol ilacın sedatif etkisinde artmaya sebep olur, doz aşımı ve ölüm riski artar.
Antidiyabetik ilaçlarla alkol birlikte alındığında; akut tüketimde insülin ve oral antidiyabetiklerin etkisi artarak hipoglisemi oluşur. Kronik alkol tüketiminde ise sülfonilüre grubu antidiyabetiklerin metabolizması artarak hiperglisemi gelişir.
Antibiyotiklerle alkol birlikte alındığında; alkol P450 sistemini etkileyerek bazı antibiyotiklerin biyoyararlanımını ve metabolizmasını değiştirir. Buna bağlı olarak bulantı, kusma, halüsinasyon görme, migren tarzında baş ağrısı görülebilir. Bu durum tedavi etkinliğinin azalmasına sebep olabilir.
Oral kontraseptif ve alkolün birlikte kullanımında; oral kontraseptifler alkolün elimine edilme hızını azaltırlar ve dolayısı ile sedatif etkinin uzamasına sebep olurlar.
NSAİ ilaçlarla alkol birlikte alındığında; akut kullanımda ilacın etkinliğini arttırarak gastrointestinal sorunlara yol açabilir.
Kaynaklar
Dr. Ecz. Dyt. Neda TANER
Eczacıdan Sağlık
Hastaların, doktorlarının verdiği tedavi planına ve ilaç kullanımına harfiyen uymaları gerektiğini söyledi.
Moderatör: Ecz. Hakan Gençosmanoğlu Konuk: Prof. Dr. Banu Çaycı
Büyük önderimiz, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ ü en derin sevgi, saygı, bağlılık ve minnetle anıyoruz.
Şeker hastalığı kontrol edilmediği takdirde ciddi görme hasarlarına sebebiyet verebiliyor" dedi.
Moderatör: Ecz. Hakan Gençosmanoğlu Konuk: Prof.Dr.Deniz Demiryürek Cildimizi Nasıl Koruruz? Medikal Estetik Uygulamalarında Nelere Dikkat Etmeli?
D vitamini, vücutta önemli birçok biyolojik işlevi yerine getiren ve genel sağlık için kritik bir rol oynayan yağda çözünen bir vitamindir.