Kolajen kelimesi, Yunanca “yapıştırıcı” anlamına gelen “kólla” kelimesinden gelir. Bu yüzden kolajeni vücudumuzdaki her şeyi yapıştıran/bir arada tutan bir tutkal gibi düşünebiliriz ve kolajene kısaca “Vücudumuzun Yapıştırıcısı” diyebiliriz. Kolajen vücudumuzdaki proteinlerin üçte birini oluşturur yani vücudumuzda en bol bulunan proteindir.
Cildinizi güçlendirir, cildin elastikiyetinden ve neminden sorumlu olan elastin ve hyaluronik asit için altyapı oluşturur. Yaşlandıkça, vücudunuz daha az kolajen üretmeye başlar. Cilt daha ince, daha kuru ve daha az elastik hale gelir ve kırışıklıklar oluşmaya başlar. Özellikle 25-30 yaşlarından itibaren kolajende azalma süreci başlamış olur. Ancak kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bu süreç herkes için kaçınılmazdır. Fakat bu süreci hızlandıran ve kolajenin daha çabuk azalmasına neden olanbirçok faktörvardır; UV hasarı, yaş, genetik, sigara, işlenmiş etler-şekerli gıdalar gibi iltihabı arttırabilecek besinler tüketmek, stres vb. Tüm bu faktörlerin sonucunda kolajen eksikliği meydana gelir.
KOLAJEN EKSİKLİĞİNİN BELİRTİLERİ
Azalmış cilt bütünlüğü, eklem ağrıları, günlük aktivitede azalma, cansız saçlar, kilo alımı, mide-bağırsak problemleri (Sızdıran Bağırsak Sendromu, IBS: Huzursuz Bağırsak Sendromu) diş problemleri ve zayıf kan damarı duvarları.
VÜCUTTA ZAMANLA AZALAN KOLAJEN SEVİYELERİNİ ARTTIRMA YOLLARI
Hyaluronik asitten zengin gıdalar tüketmek (fasulye, soya, kök sebzeler vb.) veya takviyes almak,
Kolajenden zengin gıdalar tüketmek (kemik suyu, balık, tavuk, yumurta beyazı, yeşil yapraklı sebzeler, kaju, dolmalık biber, soya vb.),
C vitamini ve A vitamini yönünden zengin beslenmek,
Aloe vera kullanmak,
Antioksidan açısından zengin beslenmek (yeşil çay, dut, nar, kahve, tarçın, kırmızı-mor sebzeler vb.),
Bütün bunların yanında bir de çoğu insanın tercih ettiği “KOLAJEN TAKVİYELERİ” mevcuttur. Kolajeni doğal beslenme yoluyla almak gibisi yoktur fakat kolajen eksikliğini gideremeyen kişiler bir uzmana danışarak (hekim ve eczacı danışmanlığında), kolajen takviyesini önerilen doz ve sürede kullanabilir.
KOLAJEN TAKVİYESİ SEÇERKEN VE KULLANIRKEN NELERE DİKKAT ETMEK GEREKLİDİR?
Cildimizde bulunan kolajenin %90’ ı tip I kolajendir. Bu yüzden cildiniz için kolajen takviye ürünü seçerken içeriğinde tip I kolajen bulunduranı tercih edin. Takviye, tip I ile tip III kolajen de içerebilir.
Eklem sağlığınız için kolajen takviyesi kullanacak iseniz tip II kolajeni içeren takviye ürünleri seçmelisiniz.
Kolajenin vücudumuzdaki emiliminin ve yararının en iyi, sindiriminin en kolay olduğu bilinen “hidrolize kolajen” formu tercih edilmelidir. Hidrolize kolajen (veya "kolajen peptid") tozunun genellikle tadı yoktur ve içeceklerde, smoothie' lerde, çorbalarda ve soslarda kolayca çözündürülerek kullanılabilir.
Emilim ve yararının yüksek olması için, düşük molekül ağırlıklı (3000 dalton civarı) kolajen takviyelerini seçmekte fayda vardır.
Kolajen içeriğinin en az 5 gram olmakla birlikte günlük 10 gram alınması tavsiye edilir.
Kolajenin etkisini görebilmek için takviye ürünü 3 ay boyunca her gün düzenli şekilde kullanmak gereklidir. Kolajen kullanımını kürler halinde tekrar etmek gerekebilir.
İçeriğinde C vitamini, bakır ve çinko içeren kolajen takviyelerini seçmek vücuda takviye yoluyla alınan kolajenden tam olarak yararlanma konusunda bizlere en iyi imkânı verir.
KOLAJEN TAKVİYELERİNİN OLASI YAN ETKİLERİ NELERDİR?
Kolajen takviyelerinin, hafif derecede sindirim sistemi semptomları (ishal, midede genel bir ağırlık hissi gibi) veya ağızda kötü bir tat oluşumu gibi olası yan etkileri mevcuttur.
Kolajen takviyelerinin birçoğu; balık, tavuk, kabuklu deniz ürünleri veya yumurta gibi bileşenlerden yapıldığı için bu ürünlere alerjisi olan kişiler bu takviyeleri kullanmaktan kaçınmalıdır.
GEBELER, EMZİRME DÖNEMİNDE OLAN ANNELER, KRONİK HASTALIĞI OLAN KİŞİLER VE ÇOCUKLAR KOLAJEN TAKVİYESİ KULLANABİLİR Mİ?
Hamile kadınlarda, emziren annelerde, çocuklarda ve kronik hastalığı olan kişilerde (özellikle; kanser, akut ve kronik böbrek yetmezliği hastalarında), kolajen takviyelerinin güvenliğinin çalışmaları tam olarak sağlanmadığı için takviyeleri kullanmadan önce sizin sağlık durumunuzu ve yaşam koşullarınızı iyi bilen ve sizin durumunuzu bu süreçte takip edebilecek bir doktora başvurmanız mutlaka gereklidir. Ayrıca 18 yaş altı kişilerde kolajen kullanımı da önerilmemektedir.
VEJETARYAN VE VEGAN KİŞİLER KOLAJEN TAKVİYESİ KULLANABİLİR Mİ?
Hayvanlardan kolajen elde etmek yerine, artık genetiği değiştirilmiş maya ve bakteriler kullanılarak “vegan kolajen” yapılabilmesi mümkündür. Vegan kolajenler günümüzde üretilip kullanılabilir olsa da, hayvan kaynaklı kolajen ürünleriyle aynı derecede sonuçlar verip vermediği konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Kolajen azalması kaçınılmaz bir süreçtir, önemli olan yaşamımızda bu doğal süreci elimizden geldiğince doğru bir şekilde yönlendirerek, en az hasarla kaliteli bir şekilde geçirmektir. Her anınız ve her yaşınız sizin için hep özel olsun. Kendinizi her yaşta özel hissedin ve çok sevin… Sağlıkla kalın.