Kronik Hastalara Tavsiyeler
Hastaların, doktorlarının verdiği tedavi planına ve ilaç kullanımına harfiyen uymaları gerektiğini söyledi.
Sindirim sisteminiz ne kadar sağlıklı? Beslendiğimiz her an sindirim sisteminizi de etkilemiş olduğumuzu düşünürsek, sağlıklı olmasının ne kadar önemli olduğunu görmüş oluruz.. Sindirim sisteminizin huzuru, hem fiziksel hem de psikolojik olarak sizi olumlu yönde etkiliyor. Hazımsızlık diğer adıyla dispepsi olarak bilinen sorun pek çoğumuzun zaman zaman karşılaştığı sindirim sistemi ve yeme alışkanlıklarına bağlı bir problemdir. Hazımsızlık tek başına bir hastalık sayılmasa da hazımsızlığın altında yatan farklı nedenler önemli hastalıklara işaret edebiliyor. Bunun için hazımsızlığın doğru tespit edilmesi ve soruna yönelik doğru tedavi uygulanması önemli bir yer tutuyor.
Hazımsızlık, karnın üst bölgesinde ortaya çıkan ağrı, şişkinlik hissi, yemekten sonra doygunluk, bulantı, göğüste yanma gibi şikayetlerden bir ya da birkaçı ile kendini gösteriyor. Pek çok kişinin yaşabileceği bir sorun olan hazımsızlıkla şikayetleri nedeniyle çok az kişi doktora başvuruyor. Sorunun ortaya çıkmasında yaşam tarzı alışkanlıkları son derece önemli.
Sigara, alkol kullanımı, aşırı yağlı ve baharatlı beslenme, aşırı kahve tüketimi, fazla kilolu olmak ve stress hazımsızlığa neden olan etkenlerin başında geliyor.
Hazımsızlık sorunun ortaya çıkmasında cinsiyet ya da yaş bir risk faktörü oluşturmuyor. Yeme alışkanlıkları ve yaşam tarzı, hazımsızlığın tek sebebi değil. Bazı durumlarda sindirim sistemindeki ciddi problemler de hazımsızlığa neden olabiliyor. Gastroözofageal reflü ve mide fıtığı nedeniyle mide sıvısının ve gazın yukarı kaçması, irrtabl barsak sendromuna (IBS) bağlı olarak bağırsak içindeki besinlerin hareketi hazımsızlık yaratabiliyor. Bununla birlikte, duodenum (oniki parmak bağırsağı) veya mide ülseri, laktoz intoleransına bağlı süt ve süt ürünlerinin sindirilememesi, un ve unlu mamullerin sindirilemediği çölyak hastalığı, safra kesesi ağrısı ya da iltihabı, depresyon, anksiyete ve mide kanseri hazımsızlık yaratan hastalıklar arasında yer alıyor.
Sindirim sisteminizin de dinlenmeye ihtiyacı var!
Yaşam tarzında yapılacak değişikliklerle birlikte hazımsızlık şikayetleri azalabiliyor. Günde 2-3 büyük öğün yerine, sık aralıklarla az yemek hazımsızlığa karşı önemli bir adım. Mide yanmalarını tetikleyeceği için çok baharatlı ve yağlı gıdalardan uzak durulmalı. Reflüye neden olabileceği için yemek yedikten hemen sonra yatılmamalı, ayrıca çikolata, nane, alkolden uzak durulmalı. Bunun yanında gün içinde tüketilen çay, kahve miktarının azaltılması, kilo sorunu varsa fazla kiloların verilmesi ve sigara kullanılıyorsa da bırakılması hazımsızlığa bağlı şikayetleri hafifletiyor. Gece hazımsızlığı çekildiği durumlarda da yatak başlığının yükseltilmesi ve karın bölgesini sıkan dar kıyafetlerin giyilmemesi gibi tedbirler faydalı olabiliyor.
Hazımsızlık yanında bu şikayetler varsa dikkat!
Hazımsızlık kişisel önlemlerle gideriliyor ve bazı kişilerde hafif seyredebiliyor. Bu nedenle genellikle doktora başvurulmuyor. Hazımsızlık sorunu ciddi hastalıkların belirtisi de olabiliyor. Sorun sürekli tekrar ediyorsa, beraberinde kusma ve yutma güçlüğü yaşanıyorsa ve hızlı bir kilo kaybı varsa mide ülseri ya da mide kanseri söz konusu olabiliyor. Böyle bir şüphede mutlaka sağlık profesyonellerine danışılmalı.
Dispepsi yani hazımsızlık için doktorunuzdan veya eczacınızdan yardım alabilirsiniz, semptomları hafifletebilir, yaşam kalitenizi artırabilirsiniz.
Acıbadem Hastanesi / Gastroenteroloji
Hastaların, doktorlarının verdiği tedavi planına ve ilaç kullanımına harfiyen uymaları gerektiğini söyledi.
Eczacılar tarafından, ilaçların eczaneye kabulü sırasında İlaç Takip sistemi üzerinden sorgulama yapılmakta.
Kış boyunca cildinizin sağlıklı, nemli ve esnek kalmasını sağlamak için birkaç küçük adım atabilirsiniz. İşte kış aylarında cilt sağlığınızı korumak için yapmanız gerekenler:
Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ ü ve Cumhuriyetimizin bütün kurucularını sevgi, saygı ve minnetle anıyoruz.
’Reçete’de’ Obezite
Moderatör: Ecz. Hakan Gençosmanoğlu Konuk: Prof. Dr. Banu Çaycı