Patojenlerin Keşfinden Önce Hijyen

Patojenlerin Keşfinden Önce Hijyen

19. yüzyılda, hastalıkların patojenler (yani hastalık yapıcı mikroorganizmalar ve virüsler) ile yayılabildiğinin henüz bilinmediği dönemde, doktorlar hastalarının enfeksiyon kapmasına ve hatta enfeksiyondan dolayı hayatlarını kaybetmelerine neden olabiliyordu. Hastalıkların dokunma yoluyla, hele ki iyileşmek amacıyla başvurulan doktorlar aracılığıyla, bulaşabileceği görüşü o zamanlarda kolayca kabul edilmedi. Çünkü doktorlar ellerinin temiz olduğunu düşünüyordu!

Batı dünyasında hastalıkların dokunma yoluyla bulaştığı iddiası ilk defa İskoçyalı Doktor Alexander Gordon tarafından ortaya atıldı. Alexander Gordon’un 1789-1792 yılları arasında yaşadığı Aberdeen şehrinde lohusa humması (doğum sırasında hijyene dikkat edilmemesi nedeniyle ortaya çıkan ateşli hastalık) vakaları hayli sık görülüyordu. Gordon bu vakalarla ilgili istatistik verilerini derlerken vakalardaki ortak bir nokta dikkatini çekti. Yeni doğum yapan annenin lohusa humması nedeniyle hayatını kaybettiği vakaların tümünde görev yapan doktor ya da ebe daha önce lohusa hummalı başka bir hasta ile ilgilenmişti. Gordon, bu hastalığın dokunma yoluyla bulaştığı ve bir hastadan diğerine sağlık görevlileri aracılığıyla taşındığı sonucuna vardı. Ancak hastalıkların havayla bulaştığı görüşünün yaygın olarak kabul edildiği dönemde Gordon’un bu iddiası meslektaşları için kabul edilemez nitelikteydi. Doktorlar hastalarını iyileştirmenin her zaman mümkün olmadığını bilirler. Ancak hastaların ölümüne sebep olmak çok ağır bir suçlamaydı. Alexander Gordon’dan sonra ABD’li Doktor Oliver Wendell Holmes da benzer görüşleri savundu. Holmes’un görev yaptığı bölgede bazı doktorların lohusa humması nedeniyle hayatını kaybeden çok sayıda hastası varken, bu hastalık nedeniyle hiçbir hastasını kaybetmeyen doktorlar da vardı. Hastalıklar havada dolaşan zehirli parçacıklar ile yayılmış olsaydı böyle bir farklılık gözlenmezdi. Holmes’un verilerine göre Dr. Rutter’ın bir yıl boyunca görev yaptığı doğumların tümünde anneler lohusa hummasından ölüyordu. Bu durumun bir nedeni olmalıydı. Holmes 1843’te yazdığı makalede lohusa hummasının sağlık görevlileri tarafından bir hastadan diğerine bulaştırıldığını öne sürdü. Dr. Rutter ve benzer durumdaki doktorlara ait verileri tezi için kanıt gösterdi. Holmes lohusa humması vakası ile karşılaşan doktorların ameliyat malzemelerini temizlemeleri, doğum sırasında giydikleri kıyafetleri yakmaları ve en az altı ay boyunca doğumlara girmemeleri gerektiğini söyledi. Holmes’un makalesi hayli sert tepkiler aldı. Karşıt görüştekilerin öncülüğünü Philadelphia’daki tanınmış profesörler Charles Meigs ve Hugh Lodge yapıyordu. Meigs, Holmes’un makalesini sert şekilde eleştirdi ve doktorların beyefendi olduklarını belirterek “Beyefendilerin elleri temizdir,” dedi. Aldığı tepkiler üzerine Holmes makalesini 1855’te yeniden yayımladı ve öncelikli amacının hastalığın bulaşmasını önleyerek hayat kurtarmak olduğunu vurguladı. Holmes’un makalesi, doğrudan patojenlerden bahsetmese de, hastalıkların nasıl bulaştığını açıklamak için ortaya atılan “mikrop kuramı”nın geliştirilmesinde önemli bir kilometre taşı olarak kabul ediliyor. 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis, Viyana Belediye Hastanesi’nde neredeyse salgın boyutuna ulaşan lohusa humması vakalarını araştırmaya karar verdi. Araştırmaları sonucunda doktorların farkına varmadan lohusa humması hastalarından doğum yapan diğer annelere ölümcül maddeler taşıdığı sonucuna vardı. Semmelweis, o dönemde tıp dünyasında henüz patojenlerin varlığı bilinmediği için tezini bilimsel bir temele dayandıramıyordu. Ancak ameliyatlardan önce eller klorlu suyla yıkandığında ölüm oranları %1’in altına düşüyordu. Semmelweis’in görüşleri, 1865’te hayatını kaybetmesinden birkaç yıl sonra, “mikrop kuramı”nın Louis Pasteur tarafından ispatlanmasıyla bilimsel bir temele oturdu. Hastalıklara patojenlerin yol açtığı anlaşıldıktan sonra 1870’lerden itibaren hastanelerde ve özellikle de ameliyathanelerde sterilizasyon çalışmaları zorunlu hale geldi.

 

Bilimteknik.tubitak.

DİĞER HABERLER
Kutlu Olsun...
Nöropatik Ağrı
Kolon Kanseri Semptomları
Neden D3 Vitamini ?
İyi Bayramlar..
Sağlıklı Yaşamın Formülü
Concorde Sendromu
Yaşa Bağlı İşitme Azlığı
Down Sendromlu Bireyler
Ruh Sağlığınız İçin Denge Şart
Gençleşmek Çok Kolaymış
Çocuklar Neden Yemek Seçer?
Doktor Yerine Aktara Gidenler İçin Hayati Uyarı
Sahte Gıda Takviyelerindeki Tehlike
Kutlu Olsun...
Prostat Kanseri
6 Portakal Mucizesi
Hangi Vitamin ve Neden?
Vajinal Mantar
Kalp Hastalıklları
Romatizma ve Belrtileri
Mide Yanması Nedir?
Hastalıktan Nasıl Korunurum
Sinüzit nedir?
Yüksek Ateşte Kaçınılması Gereken 7 Hata
Kuru Meyvelere Dikkat!
Çocuklarda Gastrit ve Ülser
Kuru Ciltlere Özel Doğal Savaşçılar!
Gripten Korunmanın Yolu
Bütün Mesele Direncimiz!

En Çok Okunanlar


Yaşa Bağlı İşitme Azlığı

Yaşın ilerlemesiyle birlikte işitmede ve bilişsel becerilerde değişiklikler ortaya çıkmaya başlıyor. Tıbbi hastalıklar, psikolojik faktörler, görme ve işitme bozuklukları gibi duyusal eksiklikler yaşa bağlı bilişsel gerilemeyi hızlandırabiliyor.

Sağlıklı Yaşamın Formülü

Sağlıklı yaşam tarzı ve beslenme konusunda gündemde yer alan birçok trend arasından "sezgisel beslenme", kişinin yemekle olan ilişkisini geliştirmeye odaklanan bir yaklaşım olarak ön plana çıkıyor.