Gebelikte Demir Eksikliği Anemisi (Dea)

Gebelikte Demir Eksikliği Anemisi (Dea)

Demir, vücudumuz için oldukça önemli bir mineraldir. Vücudumuzdaki kırmızı kan hücrelerimize yani alyuvarlarımıza (eritrositlerimize) kırmızı rengini veren hemoglobinin içerisinde bulunur.

Demir eksikliği durumunda mevcut olan demir depoları azalır ve dokulara yeterince demir sağlanamaz. Bu durum eğer eritrositlerin (alyuvarların) üretimini azaltırsa yani eritropoezi olumsuz bir şekilde etkilerse demir eksikliği anemisi (DEA) durumu ortaya çıkar. Gebelikte yaygın olarak rastlanabilen bir durumdur.

Gebelik döneminde görülen anemilerin %90’ı demir eksikliğine bağlı anemidir. Gebelik döneminde kan hacminde plasentanın ve vücudun ihtiyacını karşılamak için %30-50 kadar artış meydana gelir. Kan hacmi artınca doğal olarak kırmızı kan hücrelerinin (alyuvar/eritrosit)) de artması beklenir. Yeterli derecede eritrosit hacim artışı olmadığında hemoglobin düzeyinin düşüklüğü ile karakterize demir eksikliği anemisi durumu meydana gelir. Gebelik öncesi dönemde demir düzeyinin düşük olması bu durumu alevlendirebilen bir durumdur. Dünya Sağlık Örgütü‘ne (DSÖ/WHO) göre gebelikte DEA tanısı; Hemoglobin değerinin 11 g/dl den az olması ve hematokrit değerinin %33 den az olması durumudur. Hemoglobin, eritrositlerin içerisinde bulunan ve oksijeni demir ile bağlayan bir proteindir. Hematokrit, tam kan sayımıdır. Yani kırmızı kan hücrelerimizin hacminin tüm kan hücrelerimizin hacmine oranıdır.

                       

Gebelikte Aneminin Başlıca Nedenleri?

-Gebelik öncesi dönemde demir düzeyinin düşük olması

-Gebelik sürecinde demir eksikliğinden koruyucu amaçlı profilaksi tedavisinin uygulanmayışı

-Beslenme yolu ile demir yönünden zengin gıdaların tüketilmemesi

-Demirin emilebilme kapasitesinin düşüklüğü

-Gastrointestinal kanamalar (hemoroid, parazitler, gastrit, ülser)

-Antiasit ilaçların uzun süre kullanımı

-Sigara kullanımı

-Çoklu gebelik durumu, sık doğumlar ve düşükler

Demir Eksikliği Anemisi (DEA) Bulgu ve Belirtileri

Halsizlik, çabuk yorulma, uykusuzluk, huzursuzluk, iştahsızlık, baş ağrısı, bacaklarda kas krampları, iş ve günlük yaşam performansında azalma, gıda olmayan maddeleri yeme isteği (toprak, kâğıt, buz, kül, kil, kahve çekirdeği gibi pika dediğimiz maddeleri), ciltte solukluk, kuruluk, pürüzlü cilt, mavi sklera (gözlerde), yarıklanmış dil, ağız kenarlarında ağrılı yarıklanmalar (anguler şelitis), kaşık tırnak (koilonişya), yutma güçlüğü oluşturabilen özefagial veb (Plummer-Vinson veya Petterson-Kelly Sendromu)

Çok ciddi bir anemi durumu mevcut ise; Taşikardi, kardiyak üfürüm, ayak bileği ödemi görülebilir.

Demir Eksikliğinin Tanısı

Demir eksikliğinin tanısında iyi bir gösterge serum ferritin düzeyinin düşük olmasıdır. Fakat depo demirinin göstergesi olan ferritin bir akut faz reaktanıdır bu yüzden vücudumuzda bir enflamasyon/enfeksiyon sırasında artış gösterebileceği göz ardı edilmemelidir. Demir eksikliği anemisinin en iyi göstergesi serum transferrin reseptörü miktarındaki artıştır.

Gebeliklerde Demir Eksikliği Anemisi Profilaksisi

Profilaksi, hastalık olmadan önce onu önlemek anlamına gelir. DEA’ yı önlemek amacıyla gebelere, gebeliklerinin ikinci yarısında her gün demir (60 mg) ve folik asit (400 µg) takviyesi verilmelidir. Folik asit ve demirin birlikte verilmesi fayda sağlar. Çünkü her ikisinin de gebelik döneminde eksikliği sıkça görülür. Eğer gebelik döneminde kişiye anemi tanısı konulur ise günlük olarak 120 mg demir ve 400 µg folik asit verilmelidir. Bu uygulamadan sonra eğer hemoglobin değerleri normale döner ise demir ve folik asit dozu profilaktik olarak devam ettirilmelidir.

Demir Yönünden Zengin Besinler

Her insan özellikle de, her gebe demir eksikliği ve demir eksikliği anemisini önlemek amacı ile demir yönünden zengin gıdalarla beslenmelidir. Bu gıdalar;

-Kırmızı et (dana eti, kuzu eti, karaciğer, dalak),

-Pekmez (çekirdekli üzümden üretilmiş ve üretim esnasından kil kullanılmadan elde edilen pekmez),

-Kuru baklagiller (kuru fasülye, nohut, barbunya, yeşil mercimek, soya fasülyesi),

-Yumurta (sarı kısmı demirden daha zengin),

-Koyu yeşil yapraklı sebzeler (ispanak, roka, brokoli…),

-Çerez (kuru kayısı, kuru erik, çekirdekli kuru üzüm, kabak çekirdeği, antep fıstığı…),

-Balık (somon tercih edilebilir),

-Tavuk,

-Meyve (kayısı, erik, şeftali, çekirdekli üzüm…) dir.

Gebelerde Demir Eksikliği Anemisinin Tedavisi

Demir eksikliği olan gebe kadınlarda gebeliğin ilk trimesterinde (ilk 3 ay) günlük 60-200 mg elementer demir verilecek şekilde oral (ağızdan) demir önerilir. Bazı durumlarda parenteral demir ilaçları kullanılabilir; gebenin oral demir ilaçlarını tolere edemiyor olması, oral demir ilaçlarının yan etkilerinin fazla olacak şekilde gözlemleniyor olması, oral demir emilimini azaltacak durumların söz konusu olması (gastrik bypass, kilo verme ameliyatları gibi bariyatrik cerrahi durumlarında / inflamatuar bağırsak hastalıklarında…) durumlarında parenteral demir ilaçları kullanılabilir. Fakat ilk trimesterde parenteral demir ilaçları güvenli değildir. İkinci ve üçüncü trimesterde kullanılabilirler. Parenteral demir ilaçları hemoglobin değerinin 8-10 mg/dl olduğu orta-ağır demir eksikliği anemisinde de etkili olabilirler. Eğer ağır ve semptomatik bir anemi durumu mevcut ise yani hemoglobin değeri 6 mg/dl’nin altında ise, fetal olarak oksijenizasyonda azalma var ise, amniyotik sıvı miktarı düşük ise yani fetal ölüm riski var ise eritrosit transfüzyonu gerekebilir. Eritrosit transfüzyonu çok istenen bir durum değildir. Gerçekten saydığımız sebeplerden ötürü çok nadir olarak gerekli görülebilir.

Demir İlaçları Kullanılırken Nelere Dikkat Edilmeli

Demir ilaçları demir emilimini arttıran C vitamininden zengin portakal suyu/limonata gibi bir gıda ile birlikte yemeklerden 1 saat önce aç karnına alınmalıdır. Demir emilimini azaltan gıdalarla, ilaçlarla ve antiasitler ile birlikte alınmamalıdırlar. Özellikle süt ve süt ürünleri gibi kalsiyumdan zengin besinler, çay, kahve, kakao gibi gıdalar demir emilimini azaltırlar. Demir ilaçları ile emilimi azaltan bu gıdaların arasına iki saat zaman farkı konulması emilim açısından çok daha iyi olur.

Demir İlaçlarının Yan Etkileri

Mide bulantısı, ağızda metalik tat, kabızlık, şurup formülasyonlarında dişlerde renk değişikliği, gaitanın (dışkının) koyu renge boyanması gibi yan etkilerin uyarıları hastaya mutlaka yapılmalıdır.

Lütfen tüm takviyeleri ve ilaçları hekiminizin kontrolünde ve eczacınızın danışmanlığında kullanın.

Hepinize sağlıklı günler diliyorum.

 

Ecz. Sevde Gül ÇETİN

ecz.sevdegul@gmail.com

 

Kaynaklar

 

Ecz. Sevde Gül ÇETİN

DİĞER HABERLER
Neden D3 Vitamini ?
İyi Bayramlar..
Sağlıklı Yaşamın Formülü
Concorde Sendromu
Yaşa Bağlı İşitme Azlığı
Down Sendromlu Bireyler
Ruh Sağlığınız İçin Denge Şart
Gençleşmek Çok Kolaymış
Çocuklar Neden Yemek Seçer?
Doktor Yerine Aktara Gidenler İçin Hayati Uyarı
Sahte Gıda Takviyelerindeki Tehlike
Kutlu Olsun...
Prostat Kanseri
6 Portakal Mucizesi
Hangi Vitamin ve Neden?
Vajinal Mantar
Kalp Hastalıklları
Romatizma ve Belrtileri
Mide Yanması Nedir?
Hastalıktan Nasıl Korunurum
Sinüzit nedir?
Yüksek Ateşte Kaçınılması Gereken 7 Hata
Kuru Meyvelere Dikkat!
Çocuklarda Gastrit ve Ülser
Kuru Ciltlere Özel Doğal Savaşçılar!
Gripten Korunmanın Yolu
Bütün Mesele Direncimiz!
Mutlu Yıllar!
Diyabette Bunama Riski
Mucizevi Besin Dağ Çileği

En Çok Okunanlar


Gençleşmek Çok Kolaymış

Yürümek pek çok kişi için yaşamın her anında bir yerlere yetişme telaşıyla sık sık başvurulan bir yöntem. Bu yol, aslında daha sağlıklı bir hayatın da anahtarı.

Yaşa Bağlı İşitme Azlığı

Yaşın ilerlemesiyle birlikte işitmede ve bilişsel becerilerde değişiklikler ortaya çıkmaya başlıyor. Tıbbi hastalıklar, psikolojik faktörler, görme ve işitme bozuklukları gibi duyusal eksiklikler yaşa bağlı bilişsel gerilemeyi hızlandırabiliyor.

Sağlıklı Yaşamın Formülü

Sağlıklı yaşam tarzı ve beslenme konusunda gündemde yer alan birçok trend arasından "sezgisel beslenme", kişinin yemekle olan ilişkisini geliştirmeye odaklanan bir yaklaşım olarak ön plana çıkıyor.