Saygı ve Sevgi ile Anıyoruz
Büyük önderimiz, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ ü en derin sevgi, saygı, bağlılık ve minnetle anıyoruz.
Ecz. Merve ÇERŞİL
Rotavirüs enfeksiyonu; sıradan bir ishal vakasının çok çok ötesinde genellikle ağır seyirli, hastane yatışı gerektirebilen ve aileleri çaresiz bırakan, çocukluk çağının en bilinen enfeksiyonlarından biridir. Gelin rotavirüsü ve korunma yöntemlerini daha yakından inceleyelim.
Rotavirüs tüm dünyada bebek ve küçük çocuklardaki akut ve şiddetli ishalin en yaygın sebebidir. En sık görüldüğü dönemler genellikle, çocukluk çağının erken dönemi yani 4-5 yaşa kadar olan zaman dilimidir. Daha büyük çağda ki çocuklar ve yetişkinler de rotavirüse yakalanabilir, ancak erken dönemdeki kadar ağır seyretmez.
Virüse ait özelliklere göz atacak olursak; rotavirüs, Reoviridae ailesinden çift sarmallı bir RNA virüsüdür. Farklı tipleri olan bu virüsün, insanlarda en yüksek oranda enfeksiyona neden olan alt tipi Rotavirüs A’dır.
Bu virüs insandan insana fekal-oral yolla, yani enfekte dışkı ile kontamine su ve gıda maddelerinin tüketilmesi, enfekte dışkı ile doğrudan temas sonrası ellerin ağıza teması ve dışkı temas etmiş alanlara hijyen kontrolsüz temas sonucu bulaşır. Aile arasında, kreş, bakım evi ve çocuk servislerinde hızlı yayılım gösterir. Bulaş gerçekleştikten sonra kuluçka süresi yaklaşık 2 gündür ve sebep olduğu ishal ise yaklaşık bir hafta kadar sürer.
Tanı genellikle dışkı üzerinde yapılan labrotuvar testleri ile konur. Enfeksiyonun en yaygın semptomları şiddetli sulu ishal, kusma, ateş ve karın ağrısıdır. Hızlı gelişen ve şiddetli seyreden ishal ölümcül olabilecek dehidratasyona (vücut sıvılarının kaybı) sebep olabilir. Spesifik bir tedavisi olmamakla birlikte sıvı kaybını yerine koymak en temel tedavi hedefidir.
Bağırsak hareketliliğini arttıracak gıdalardan uzak durulması gerekir. Hastane yatışı gerektirecek şiddette dehidratasyon durumunda da damar içi sıvı desteği uygulaması yapılır ve hekim kontrolünde oral rehidratasyon sıvısı kullanılabilir.
Peki Rotavirüsten Neden Bu Kadar Tehlikelidir?
5 yaşına kadar tüm çocukların semptom göstersin ya da göstermesin 1 kez rotavirüs enfeksiyonu yaşayacağı kabul edilmektedir. Dünya genelinde ki vakaların %20’sinin doktor başvurusu ihtiyacı ve yaklaşık %2’sinin ise hastane yatışı gerektireceği tahmin edilmektedir. Tehlikenin boyutunu gösteren çarpıcı bir tahmin ise dünya çapında her yıl 600.000’den fazla çocuğun rotavirüs ilişkili gastroenterit sorunundan öldüğünü öngörmektedir. Gelişmiş ülkelerde daha düşük oranda görülmekle beraber, gelişmemiş hijyen standartları sağlanamayan, tedavi olanakları kısıtlı ülkelerde hala bebek ve erken yaş çocukluk çağının ishale bağlı ölümlerinin temel nedeni rotavirüstür. Bununla beraber gelişmiş ülkelerde de hastane yatışı ihtiyacı oluşturması ve yatış süresinin uzunluğu nedeniyle ciddi hastalık yükü oluşturmaktadır.
Ailelerin yaşam kalitesini düşürmesi, bulaşıcılığının yüksek olması, aile ortamı, kreş gibi küçük popülasyonlar içinde hızlı yayılması, hastane yatış ve tedavi ihtiyacına bağlı olarak ciddi hastalık yükü oluşturması ve de en önemlisi vakaların ölümle sonuçlanabilme ihtimali rotavirüsü ciddiye almamız için yeterli sebeplerdir.
Rotavirüsten Korunmanın Yolları Nelerdir?
Rotavirüsten temel hijyen kurallarına uyarak ve aşılanarak korunmamız mümkündür. Ellerin, ortak kullanım alanlarının, su ve gıda kaynaklarının hijyeninin sağlanması hem rotavirüs hem de diğer tüm bulaşıcı hastalıklar için en temel kuraldır. Bunun yanı sıra rotavirüsten korunmak için diğer bir seçenek aşılamadır. Ülkemizde ve gelişmiş ülkelerin pek çoğunda 2 tip rotavirüs aşı seçeneği bulunmaktadır. Bunlar;
Her iki aşı tipinde de dozlar arasında 4 hafta aralık olması gerekmektedir. Hem RV1 hem de RV5 aşılarının ilk dozu 15 haftalıktan önce almalı ve 8. ayın sonuna kadar aşılamanın tüm dozları tamamlanmış olmalıdır. Diğer aşılarla uygulanabilir olmasının yanı sıra lateks alerjisi, ilk doz rotavirüs aşısına karşı gelişmiş alerji, aşılanma zamanında aktif devam eden ishal-kusma olması, şiddetli immün yetmezlik, bağışıklık sisteminin baskılanması gereken durumlar ve intusepsiyon olarak tanımlanan barsak anomalisi olması durumunda aşı uygulanmamalı ve ilgili hekim görüşü alınmalıdır. Aşı uygulamasından sonra huzursuzluk ve geçici hafif ishal gibi hafif yan etkiler ve çok düşük oranda intusepsiyon gibi ciddi sorunlar görülebilmektedir. İntusepsiyon, bir çeşit barsak tıkanıklığı olup doğal olarak da görülebilmektedir. ABD’nde rotavirüs aşısı uygulaması sonrası intusepsiyon görülme ihtimali 20000 ila 100000’de 1 aralığında öngörülmektedir.
Rutin aşı takviminde rotavirüs aşısı bulunan ülkelerde aşılanma hastaneye yatış, acil başvurusu ve hastanede kalma süresinde anlamlı azalma sağlamıştır. Ülkemizde ise devlet tarafından uygulanan rutin aşı takviminde bulunmamaktadır. Rotavirüsün ortaya çıkardığı hastalık yükündeki düşük farkındalık, aşının temininde ki maddi zorluklar, aşı karşıtlığı gibi uygulama gücünü geriye çeken etkenler olmasına rağmen ülkemizde ve dünyanın pekçok yerinde aşılama yaygınlığı artmaktadır. Ayrıca ESPGHAN (Avrupa Pediatrik Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Derneği), Dünya Sağlık Örgütü, ESPID (Avrupa Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Derneği), CDC (Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri) ve UNICEF gibi çocuk sağlığında otorite kabul edilen kuruşların da rotavirüs aşılamasını önerdiklerini unutmamak gerekir.
Sonuç olarak ailelerin yaşam kalitesini aşağıya çekmesi, ölümcül sonuçlar doğurabilmesi sebebiyle rotavirüs önemini hiçbir zaman kaybetmemiştir. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki rotavirüsten korunmanın en kolay ve efektif yolu aşılanmadır. Umuyorum ki en kısa zamanda rotavirüs enfeksiyonu da aşılama ve hijyen çalışmaları sayesinde ülkeler arasında fark gözetmeksizin tüm dünya da unutulan bulaşıcı hastalıklar arasında ki yerini alsın. Unutmayalım ki korunmak tüm çocukların hakkıdır!
Unutmayın ki sizin ve sevdiklerinizin sağlığı en değerli yatırımınızdır!
Kaynaklar
Ecz. Merve ÇERŞİL
Eczacıdan Sağlık
Büyük önderimiz, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ ü en derin sevgi, saygı, bağlılık ve minnetle anıyoruz.
Şeker hastalığı kontrol edilmediği takdirde ciddi görme hasarlarına sebebiyet verebiliyor" dedi.
Moderatör: Ecz. Hakan Gençosmanoğlu Konuk: Prof.Dr.Deniz Demiryürek Cildimizi Nasıl Koruruz? Medikal Estetik Uygulamalarında Nelere Dikkat Etmeli?
D vitamini, vücutta önemli birçok biyolojik işlevi yerine getiren ve genel sağlık için kritik bir rol oynayan yağda çözünen bir vitamindir.
Sağlık otoritelerinin son derece bulaşıcı olarak tarif ettiği bir virüs hızla yayılırken uzmanlar, bu altı belirtiye sahip olan kişilere evde kalmaları çağrısında bulundu.
Reçete de Saglıklı Üremede Dikkat Edilmesi Gerekenler