Diyabet hastaları dikkat

Diyabet hastaları dikkat

Diyabet hastaları dikkat: İşte doğru sanılan 6 yanlış bilgi

Diyabet hastalığı günümüzde oldukça yaygın bir şekilde görülüyor. Türkiye'de de nüfusun büyük bir bölümünü ilgilendiren diyabet hastalığı ile ilgili doğru sanılan birçok yanlış bilgi bulunuyor. İşte diyabet ile ilgili doğru sanılan 6 yanlış bilgi!

Dünyada yaklaşık 537 milyon kişinin diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor. Diyabetik hastaların sayısının 2030 yılında 643 milyona, 2045 yılında ise 783 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye, dünyada diyabetin en hızlı arttığı 5 ülke arasında ilk sıralarda yer alıyor.

YERİŞKİNLERİN NEREDEYSE YARISI DİYABET

Ülkemizdeki erişkin nüfusun yüzde 42’sinin diyabetik ya da prediyabetik (gizli şeker) olduğu belirtiliyor. Toplumun yaşlanması, şehirleşme sonucu gelişen yetersiz hareket ve sağlıksız beslenme nedeniyle obezitenin yaygınlaşması, diyabetin hızla artmasının temel sebeplerini oluşturuyor. Kalp-damar hastalıklarının, körlüğün, kronik böbrek yetmezliğinin, uzuv kayıplarının en önemli ve en sık görülen sebebinin kontrol edilemeyen diyabet olduğu belirtiliyor. 

Dünyada yaklaşık 537 milyon kişinin diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor. Diyabetik hastaların sayısının 2030 yılında 643 milyona, 2045 yılında ise 783 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye, dünyada diyabetin en hızlı arttığı 5 ülke arasında ilk sıralarda yer alıyor.

YERİŞKİNLERİN NEREDEYSE YARISI DİYABET

Ülkemizdeki erişkin nüfusun yüzde 42’sinin diyabetik ya da prediyabetik (gizli şeker) olduğu belirtiliyor. Toplumun yaşlanması, şehirleşme sonucu gelişen yetersiz hareket ve sağlıksız beslenme nedeniyle obezitenin yaygınlaşması, diyabetin hızla artmasının temel sebeplerini oluşturuyor. Kalp-damar hastalıklarının, körlüğün, kronik böbrek yetmezliğinin, uzuv kayıplarının en önemli ve en sık görülen sebebinin kontrol edilemeyen diyabet olduğu belirtiliyor. 

HAYAT BOYU İNSÜLİN KULLANACAĞIM. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Bazı hastaların (örneğin insüline bağımlı, tip 1 diyabet hastaları ve hamileler) hayat boyu insülin kullanmaları gerekirken bazı hastalarda ise hastalığın başında bir süre insülin tedavisine başlanıp sonra bu tedaviyi kesmek mümkün olabiliyor.  Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, bazen de zaman içinde hastanın pankreasındaki insülin rezervi azaldığı için insülin tedavisine kademeli bir şekilde geçildiğini  belirterek, “Yaklaşık 100 yıldır kullanmakta olduğumuz insülin pek çok hastanın hayatını kurtarmış ve kurtarmaya da devam ediyor. Ancak tedavi düzenlerken gereksiz insülin tedavilerinden kaçınmak da hekimin değerlendirmesi sonucu karar verilecek bir husustur” diyor. 

HAMİLE KALAMAM, HAMİLE KALSAM BILE İNSÜLİN BEBEĞE ZARAR VERİR. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Diyabeti olan kadınlar da hamile kalabiliyor ve sağlıklı çocuklar dünyaya getirebiliyorlar. Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, bazen hamilelik sırasında salgılanan bazı hormonlar nedeniyle gebelik diyabetinin gelişebileceğine işaret ederek, “Burada önemli olan, daha önceden diyabeti olan anne adaylarının hamile kalmadan önce kan şekeri ayarlamalarının yapılması ve tedavilerinin hamilelik sürecine uygun olarak düzenlenmesidir. Hamilelik sırasında diyabet gelişen anne adaylarının da hamilelik tamamlanana kadar beslenme ve gerekirse tıbbi tedavi almak için doktorlarıyla işbirliği içinde olmaları gerekiyor. Yaygın inanışın aksine, hamilelikte kullanılan insülin plasentaya geçmiyor ve bebeğe herhangi bir zarar vermiyor” diyor.  

KAN ŞEKERİMİ İLAÇLARLA DÜŞÜREREK İSTEDİĞİMİ YİYEBİLİRİM. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: “Diyabetin beslenme tedavisinde miktar ve kalori hesabı önemlidir, ancak yediklerimizin içeriği de önemlidir” uyarısında bulunan Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, şöyle konuşuyor: “Sağlıklı ve işlenmemiş gıdalar vücudumuzda sağlıklı mekanizmaları harekete geçiriyor ve vücudumuzun işleyişi de ona göre oluyor. Kalorisi aynı olsa bile örneğin işlenmiş-rafine edilmiş, katkı maddesi içeren bir besin vücudumuzda kanser ya da damar sertliği yapıcı mekanizmaları harekete geçirebiliyor. Bu da özellikle diyabeti olan hastalarda kan şekeri kontrolünde ve komplikasyonlardan korunmada vücudun savunma mekanizmalarını zayıflatıyor. Dolayısıyla ilaç kullanmak kan şekeri kontrolünde ve komplikasyonlardan korunmada yeterli gelse de hastaların her istedikleri gıdayı tüketmelerinden kaçınmaları çok önemlidir”

BAZI BİTKİLER VEYA VİTAMİNLER DİYABETİ TEDAVİ EDEBİLİR. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Bitkisel olduğu iddia edilen maddeler ve bazı vitamin olarak adlandırılan kimyasal ilaçlar her geçen gün daha yaygın bir şekilde kullanılıyor. Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, diyabeti tamamen ortadan kaldıran ya da tedavi eden bitkisel bir ilaç ya da vitaminin olmadığını vurgulayarak, “Unutulmamalıdır ki bu maddeler pek çok yan etkiye neden olabiliyor ve organlara kalıcı hasar verebiliyor. Kan şekerini dengelemede yardımcı olabilecek, örneğin yeşil çay-tarçın gibi bazı bitkiler-baharatlar, zaten hangi miktarda ve ne zaman kullanması gerektiği söylenerek hekim tarafından gerekirse hastaya tavsiye ediliyor” diyor. 

DİYABET HASTALIĞINDA KİŞİYE ÖZEL TEDAVİYE GEREK YOKTUR. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Tüm dünyada, diyabet tedavisinin bireyselleştirilmesine gün geçtikçe daha fazla önem veriliyor. Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, diyabet hastalığında tedavinin mutlaka diyabetin tipine göre planlanması gerektiğini belirterek, “Çünkü her hasta farklı olduğu gibi her ilaç da her hastaya uygun olmuyor. Kişide mevcut olan veya olması muhtemel komplikasyonları ve eşlik eden hastalıkları da göz önünde bulundurup tedavinin ona göre planlanması önem taşıyor. Örneğin, kilo sorunu ön planda olan ve ciddi insülin direnci yaşayan bir hasta ile uzun süreli diyabete bağlı insülin eksikliği olan bir hastanın tedavisinin aynı şekilde düzenlenmesi beklenemez. Ayrıca hastanın sosyal durumu,  beslenme ile aktivite düzeyi gibi faktörler de dikkate alınarak, tedavi hastanın yaşamında en az kısıtlama olacak şekilde düzenleniyor. Her hastadaki sorun farklı olduğu için tedavinin bireyselleştirilmesi başarıda kilit rol üstleniyor.” diyor. 

 

 

https://www.cumhuriyet.com.tr/saglik/diyabet-hastalari-dikkat-iste-dogru-sanilan-6-yanlis-bilgi-2140672?utm_medium=KategoriSayfasi&utm_source=KategoriSayfasi

DİĞER HABERLER
Tiroid Bezi
Sahte Güneş Gözlüklerine Dikkat!
Kutlu Olsun...
Nöropatik Ağrı
Kolon Kanseri Semptomları
Neden D3 Vitamini ?
İyi Bayramlar..
Sağlıklı Yaşamın Formülü
Concorde Sendromu
Yaşa Bağlı İşitme Azlığı
Down Sendromlu Bireyler
Ruh Sağlığınız İçin Denge Şart
Gençleşmek Çok Kolaymış
Çocuklar Neden Yemek Seçer?
Doktor Yerine Aktara Gidenler İçin Hayati Uyarı
Sahte Gıda Takviyelerindeki Tehlike
Kutlu Olsun...
Prostat Kanseri
6 Portakal Mucizesi
Hangi Vitamin ve Neden?
Vajinal Mantar
Kalp Hastalıklları
Romatizma ve Belrtileri
Mide Yanması Nedir?
Hastalıktan Nasıl Korunurum
Sinüzit nedir?
Yüksek Ateşte Kaçınılması Gereken 7 Hata
Kuru Meyvelere Dikkat!
Çocuklarda Gastrit ve Ülser
Kuru Ciltlere Özel Doğal Savaşçılar!

En Çok Okunanlar


Sağlıklı Yaşamın Formülü

Sağlıklı yaşam tarzı ve beslenme konusunda gündemde yer alan birçok trend arasından "sezgisel beslenme", kişinin yemekle olan ilişkisini geliştirmeye odaklanan bir yaklaşım olarak ön plana çıkıyor.

Neden D3 Vitamini ?

Kişilerin genel sağlığını desteklenmesi açısından D3 vitamini faydaları önemlidir. D3 vitamini D vitaminin alt türlerinden biridir.

Nöropatik Ağrı

Johns Hopkins Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ahmet Höke Uyardı: Diyabet Nöropatik Ağrı Riskini Artırıyor

Kutlu Olsun...

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun..